
2025'te Pazarlama Sektörünü Değiştiren 5 Trend!
Her yıl, kendi içinde farklı pazarlama trendleri geliştiriyor ve bu trendler bazen sektördeki alışkanlıkları komple değiştirebiliyor.
Günümüzde pazarlama trendlerini öngörebilmek çok zor. Bunun en büyük etkeni teknolojinin başdöndürücü bir hızda gerçekleşiyor olması ve hayatımıza da aynı hızla girmiş olması. Teknolojinin durdurulamaz, yavaşlatılamaz hızı dolayısyla pazarlama operasyonlarında ve dijital iş modellerinde de değişiklikler kaçınılmaz oluyor. Tüm bunlar olurken pazarlama sektörünü şeklillendirecek trendlerde değişiyor.
İşte 2025 yılında pazarlama sekötrünü değiştirecek 5 mega trend....
1. Yapay Zekanın Üretken Pazarlamaya Entegrasyonu
Yapay zeka artık hayatımızın her yerinde. Yapay zekayı konuşma dönemini 2024'te bırakıp, 2025 itibari ile uygulamaya geçriğimiz zamanları konuşağız. Aslında pazarlama alanı, yapay zekadan günümüze kadar en az etkilenen alanlardan biri oldu diyebiliriz. Bir zamanlar yaratıcı alan olarak bilinen pazarlama, büyük veri ve yapay zekanın yükselişiyle artık şekil değiştiriyor. Peki buna pazarlama sektörü hazır mı? İşte 2025 yılında tam da bunu deneyimleyeceğiz çünkü artık pazarlama alanı da yapay zekayla karşı karşıya. Üretken yapay zeka pazarlama teknolojilerini sıkı takip ediyor ve hedefini kaçırmıyor. Dez avantaj gibi görünen bu durum aslında iki alanda da fırsat sunuyor.
Örneğin pazarlama bütçesi kullanımı ve o yıl içinde harcanacak hedef bütçe hesaplanması en zor kalemlerden biyidi yapay zeka işin içine girne kadar. Önümüzdeki dönemde pazarlama bütçesinin daha verimli ve etkin kullanılması kaçınılmaz olacak. Aynı bütçe ile daha etkili işler veya aynı işi daha az bütçeyle yapabileceği bir dönem başlıyor. Buradan da anlaşılacağı gibi 2025 yılında pazarlama daha hızlı ve alışılmışın dışında ilerleyecek.
2. Veri Sahipliği
Veri sahipliği, 2025 yılında hakettiği değeri bulacak. Yapay zekayı bu kadar konuşurken aslında veriyi çok konuşmuyoruz. Odak noktamız yapay zekadan çok sahip olduğumuz veri olacak. Veri sahipliği, veri yönetişimi, veri güvenliği, veri kalitesi, veri platformları pazarlamada önemli çalışma alanları haline dönüşecek.
Hızlı büyüyen markalari birinci taraf ortamına geçişte önemli ölçüde önderler. Bu durum, hızlı büyüyen kuruluşların hızla değişen bir ortamda acil öne geçme ihtiyacını daha fazla fark ettiklerinin sinyalini veriyor.
3. Kişiselleştirmenin Önemi
Üst düzey yöneticiler, daha fazla kişiselleştirme sağlamak, daha fazla inovasyon yapmak ve insanların bağlantı kurmasını kolaylaştırmak için hibrit deneyime yöneliyor. Aynı anda bir çok yerde olmak ve müşterilerinin karşısına farklı alanlarda çıkmak istiyor. Güçlü hibrit deneyimler oluşturmak, seçenekleri güçlendirmek ve bu deneyimleri tasarlamak için geri bildirim mekanizmalarını dahil etmek anlamına geliyor.
Kişiselleştirme çok hassas bir alan. Doğru yapıldığında etkisi hemen görülebilirken yanlış uygulamalar tüketicinin markayı terk etmesine sebep olabiliyor. Her zaman olduğu gibi kişiselleştirmede içerik çok önemli. Önümüzdeki dönemde üretken yapay zeka ile ileri analitiği kişiselleştirme uygulamalarında birleştireceğini göreceğiz.
4. Dijital Ürünler
Hepimizin gözlemlediği gibi pazarlamanın sorumluluğunda olan dijital ürünler her geçen gün artıyor. En klasik sektörde dahi yeni iş modelleriyle dijital ürünlerin pazarlamanın yeni bebeği olarak ortaya çıkıyor.
Dijital ürün yönetirken pazarlama ekiplerini en çok zorlayacak konu çeviklik olacak gibi duruyor. Dijital ürünlerde eskiden kullanılan bir çok yöntem artık olmayacak. Çevik pazarlama operasyonları, pazarlama devops uygulamalarına geçiş, yaratıcı ekosistemin yönetilmesi ve bunu yaparken pazarlama teknolojilerinden faydalanmak en kritik değişimler olacak.
5. Marka Değeri
Ticaret döngüsünde yeni dimanikler yer alacak. Bu gelişmede de marka yönetimini farklı bir pozisyonda ele almayı beraberinde getirecek. Markanın inasni dokunuşlardan uzaklaşması riskini beraberinde getitecek. Tam bu noktada markalar otantik iletişim yapmaya ve daha insani bir marka deneyimi yaşatmaya önem verecek.
Markaların toplumsal eşitsizlikler konusunda bir pozisyon almaları bekleniyor. Pazarlama profesyonelleri giderek daha fazla kapsayıcı reklamcılığa odaklanırken zamanla daha fazla çeşitlilik kazanan tüketiciler markaların verdiği sözleri tutmalarını bekliyor.